Günümüzde internete ulaşabilen hemen herkes sosyal medya kullanıyor, farklı uygulamalar aracılığı ile düşüncelerini, fotoğraflarını paylaşıyor. Gazete haberleri, kitaplar, şarkılar, filmler, aklımıza gelebilecek her şey sosyal medyada paylaşım ve yorum konusu oluyor. Bu nedenle sosyal medya hesapları, kullanıcıların kişiliğine bürünüyor.
Evet, kişilik… Teknoloji çağında ürünlerin pazarlanması, kişisel veriler kullanılarak daha kolay bir şekilde yapılıyor. Whatsapp isimli yazışma uygulamasını kullanırken veya Instagram isimli paylaşım uygulaması kullanıldığında bahsedilen her hangi bir ürünün reklamını başka bir platformda görebiliyorsunuz. Bunun nedeni belirtilen uygulamalara üye olurken girilen kişisel veriler.
Yine aynı şekilde başkası adına Facebook, Twitter, Instagram ve e-mail uygulamalarında hesap oluşturmak, kişilerin fotoğraflarının, videolarının, kimlik bilgilerinin, mesleklerinin, inançlarının, ailevi durumlarının ifşa edilmesi ve izinsiz kullanılması halinde kişilerin verilerinin ele geçirilmesi suçu işlenmiş olacak ve ceza kanununun 135 ve 136. maddelerine göre cezalandırılacaktır.
Nedir kişisel veriler?
Kişisel veri, kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgi demektir. Adımız, soyadımız, yaşımız, nerede oturduğumuz, telefon numaramız, neler yaptığımız, ne işle meşgul olduğumuz, nelere meraklı olduğumuz. Tüm bunlar bizlerin kişisel verileridir ve kanunen korunması gerekmektedir.
7 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe giren 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, kişisel verilerin işlenmesinde başta özel hayatın gizliliği olmak üzere, kişilerin temel hak ve özgürlüklerini korumak ve kişisel verileri işleyen gerçek ve tüzel kişilerin yükümlülükleri ile uyacakları usul ve esasları düzenlemek amacını taşımaktadır.
Kişisel Verileri Koruma Kurulunun 21/12/2017 Tarihli ve 2017/61 Sayılı İlke Kararı ile 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu hükümlerine aykırı olarak kişilerin açık rızalarını almaksızın çeşitli uygulamalar, internet siteleri veya sosyal medya hesapları üzerinden kişisel verileri toplayarak bu verilerin paylaşımını sağlayan, isim sorgulandığında telefon numarası bilgisine, telefon numarası sorgulandığında da isim bilgisine erişme ve başkalarının telefon rehberinde nasıl kayıtlı olunduğunu öğrenme gibi konularda hizmet veren birçok uygulamanın ve internet sitesinin bulunduğu tespit edilmiştir.
Bu kapsamda; belirtilen şekilde söz konusu faaliyetlerde bulunan internet sitelerinin ve uygulamaların faaliyetlerine son vermediğine ilişkin bilgi edinildiği takdirde erişimin engellenmesi adına gereğinin yapılması için yetkili kurumlara başvuru yapılabiliyor.
Kanunun 15’inci maddesinin 6 numaralı fıkrası uyarınca alınan bu ilke kararının Resmi Gazete ile kurumun internet sitesinde yayımlanmasına ve bu karara uymayanlar hakkında kanunun 18’inci maddesi kapsamında işlem yapılacağına oy birliği ile karar verilmiştir.
Kanun hükümleri, kişisel verileri işlenen gerçek kişiler ile bu verileri tamamen veya kısmen otomatik olan ya da herhangi bir veri kayıt sisteminin parçası olmak kaydıyla otomatik olmayan yollarla işleyen gerçek ve tüzel kişiler hakkında uygulanmaktadır. Yani kısaca kanun, kişisel verileri işleyenler için yükümlülük getirmekte ve insanların haklarını nasıl koruyabileceğini düzenlemektedir.
Kişisel verilerimiz Anayasa ve Ceza Kanunu tarafından koruma altındadır. Türk Ceza Kanunu Madde 135, 136, 137 ve 138. Maddeler, bizim kişisel verilerimizi korumak amacını taşır. Kanun maddeleri sadece bilgisayar ortamında ve elle tutulan veri kayıt sistemindeki kişisel verilerle ilgili düzenleme getirmiş olup, bu yönde her türlü kişisel veriyi korumaktadır. Kişisel veriler ile ilgili suçlar şikayet üzerine araştırılmakta, yani kişisel verilerin ele geçirilerek zarar verilmesi gibi durumlarda savcılığa yapılacak şikayet ile soruşturma başlatılmaktadır.
Kurul tarafından alınan ilke kararlarına uyulmaması halinde 1.000.000 TL’ye kadar idari para cezası uygulanmaktadır.